2008 MALÎ YILI MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇE
KANUNU TASARISI İLE 2006 MALÎ YILI MERKEZİ YÖNETİM KESİNHESAP KANUNU
TASARISI’NIN PLAN VE BÜTÇE
KOMİSYONU GÖRÜŞME
TUTANAKLARI
07.11.2007
İ Ç İ N D E K İ L E R
– TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANLIĞI
– Tarım Reformu Genel Müdürlüğü
İKİNCİ OTURUM
Açılma Saati: 14.40
BAŞKAN: Sait AÇBA
BAŞKAN VEKİLİ: Mehmet Altan KARAPAŞAOĞLU (Bursa)
SÖZCÜ: Hasan Fehmi KİNAY (Kütahya)
KÂTİP: Süreyya Sadi BİLGİÇ (Isparta)
Sayın Sadık Badak.
SADIK BADAK (Antalya) – Teşekkür ederim Sayın Başkanım.
Sayın Bakanım, değerli Komisyon üyeleri, değerli bürokratlar, sayın basın mensupları; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Görüşmekte olduğumuz Tarım ve Köyişleri Bakanlığının bütçesi üzerinde ve 2008 yılı faaliyetleri üzerinde birkaç hususa temas etmek üzere söz aldım. Sözlerimin başında, 58 ve 59’uncu Hükûmetler döneminde başlatılan tarım sektöründeki iyileştirmeler sebebiyle, Sayın Bakanımızın şahsında tüm Bakanlığa teşekkür etmek istiyorum.
Asıl teşekkürüm, seksen yıldan bu yana görülmemiş, fark edilmemiş olan tarım arazilerinin küçülmesi konusundaki yaraya ciddi bir şekilde sahip çıkması sebebiyle Sayın Bakanımızadır. Bu teşekkürümle beraber, geçmiş seksen yıla, bu geçmiş seksen yılda yöneticilik yapmış olanlara da bir serzenişte bulunmak istiyorum. 27,5 milyon hektar tarım arazimiz olduğunu biliyoruz. Ben tarım sektöründen gelmiyorum, işletmeciyim, ama öğreniyorum ki, işletme büyüklüğü Avrupa Birliğinde –Sayın Bakanımız ifade etti- 176 hektar ortalama, Amerika Birleşik Devletlerinde 10 bin dekar, Türkiye’de ortalama 1,5 dekar. Bunun bir cinayet olduğun hepimiz görüyoruz. Maalesef, uygulanan kanunlar, uygulanan Medenî Kanun sebebiyle ülkemiz adım adım, 1930’lu yıllardan bu yana bu hale gelmiş. Bugün erişmeye çalıştığımız 25 bin, 30 bin dolar seviyesindeki fert başına gelirlere erişemememizin temelinde bu zenginliğimizi kullanamamak, daha doğrusu, göz göre göre heba etmek olduğu açıkça görülüyor. Buna seksen yıl boyunca müsaade eden yöneticilere bir Türk vatandaşı olarak serzenişte bulunuyorum, şikâyette bulunuyorum.
Efendim, 2008 yılı programı içerisinde…
GÜROL ERGİN (Muğla) – Neler yapıldığını bilmeyince, böyle güzel güzel konuşuluyor. Seksen yılda, kardeşim, neler yapıldı neler.
SADIK BADAK (Devamla) – Evet, seksen yıl şu yapılmış, haklısınız…
GÜROL ERGİN (Muğla) – O cumhuriyet döneminde tarım nereye geldi? Neydi, ne oldu?
SADIK BADAK (Devamla) – Ama, sonucu görüyoruz. Tarım arazisinde işletme büyüklüğü 1,5 dönüm. Efendim, bu bir cinayet değil mi?
GÜROL ERGİN (Muğla) – Türkiye ununu Rusya’dan getiriyordu cumhuriyet kurulduğu zaman, şekerini Rusya’dan getiriyordu, çayını Hindistan’dan getiriyordu.
BAŞKAN – Hocam…
SADIK BADAK (Devamla) – Tarım arazimizi bölmemiz için birisi bizi zorladı mı beyefendi?
GÜROL ERGİN (Muğla) – O cumhuriyet döneminde yapıldı bunların hepsi.
SADIK BADAK (Devamla) – Zorladılar mı bizi?
GÜROL ERGİN (Muğla) – Bilmeden konuşuyorsunuz.
SADIK BADAK (Devamla) – Tarım arazilerini 2 dönümde bırakın, bunları parçalayın…
GÜROL ERGİN (Muğla) – Medeni Kanunda 2002 yılında yapılan değişikliğe bakın.
SADIK BADAK (Devamla) – …her üç yılda bir, beş yılda bir tarım arazilerini küçültün diye birileri bizi zorladı mı? Zorladı mı? 30’lu yıllarda, 40’lı, 50’li, 60’lı, 70’li, 80’li yıllarda zorladılar mı bizi? İşte, görüyoruz. (CHP sıralarından gürültüler)
BAŞKAN – Arkadaşlar, müdahale etmeyin.
SADIK BADAK (Devamla) – Siz de söz alıp görüşlerinizi ifade edersiniz. Fakat, tablo ortada efendim, tablo ortada.
GÜROL ERGİN (Muğla) – 1930’lara kadar tarım yılda yüzde 16 gelişme gösterdi 23’ten itibaren.
SADIK BADAK (Devamla) – İşletme büyüklüğü var da onun için.
GÜROL ERGİN (Muğla) – O dönemleri suçlatmam ben sana. O dönemleri suçlayamazsın.
SADIK BADAK (Devamla) – İşletme büyüklüğü var da onun için.
GÜROL ERGİN (Muğla) – Bilmeden konuşma!
BAŞKAN – Hocam, kimse suçlamıyor.
SADIK BADAK (Devamla) – Bakın, ondan sonra uygulanan miras hukuku sebebiyle işletmeler küçülmüş.
GÜROL ERGİN (Muğla) – “Yetmiş seksen yılın yöneticileri” derken, Atatürk’ten başlayarak suçluyor. Biz bunları görmüyor muyuz?
BAŞKAN – Hayır, hayır. Suçlama diye bir şey yok Hocam.
Devam edin efendim.
SADIK BADAK (Devamla) – Tarımda verimlilik için eğitime çok önem verildiği ve bu konuda öğleden önce de görüşmeler oldu. Eğitime, Bakanlığın köy ve hatta çiftçi bazında önem verdiğini biliyoruz. Bu konuda programlar yapmakta olduğunu biliyoruz, fakat, şimdi gelişmekte olan bir eğitim aracı var, televizyon. Biliyoruz ki, Bakanlık, televizyonu da, televizyon programlarını da bir eğitim aracı olarak kullanıyor. Özellikle GAP TV’de bunları takip ediyoruz. Fakat, ülkemiz için çok önem arz eden, pek çok bakımdan çok önem arz eden bu konuda, münhasıran bir tarım televizyonu kurulması, 7 gün, 24 saat tarım programları yapacak bir tarım televizyonu kurulması düşünülebilir mi? Bu konuda son yıllarda sektörler veya branşlar üzerinde ihtisaslaşmakta olan televizyonlar olduğunu biliyoruz yurt içinde de, yurt dışında da. Mesela, sadece denizcilik üzerine yayın yapan birkaç uluslararası televizyon kanalı var. Yahut, Türkiye’de sadece fuarlar üzerine yayın yapan televizyon kanalları var. Birkaç gün önce burada görüşüldü, Yaban TV diye, sadece avcılık üzerinde yayın yapmakta olan bir kanal var. Bunun gibi, sadece tarım üzerinde eğitim programları yapan, bütün sektörler itibariyle, aktif, cazip programlarla köylüyü, çiftçimizi eğitebilecek bir tarım kanalı kurulabilir mi? 24 saat diyorum, çünkü çiftçimiz gece 2’de bile televizyon seyredebiliyor. Bunu, seçim zamanında dolaştığımızda, gece 2’de, 3’te izlediği programları anlatan vatandaşlardan biliyorum.
İkinci konu, bu havza planlaması. Ürün verimliliği ve toprak verimliliği açısından havza planlamasına önem verileceği programda ifade ediliyor. Bu havza planlaması için Tarım Bakanlığının ayrı arazi planlamaları mı var? Yoksa, Türkiye İstatistik Kurumunun esas aldığı havzalar var, bunun haritalarını da çıkardılar. Bunu pek çok bakanlık şu anda faaliyetlerinde kullanıyor, bu havzaları. Tarım Bakanlığı da eğer aynı havzaları faaliyeti içerisinde değerlendirirse bir hizmet birliği, verimlilik olabilir kanaatindeyim.
Efendim, üçüncü konu, sulamanın önemini hepimiz biliyoruz. Yine, Sayın Ali Er vekilimiz bahsetti. Şu anda projesi bitirilmiş olan fakat enerji verimliliği yüksek olmadığı için bekletilen baraj projeleri var.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN – Toparlayalım.
SADIK BADAK (Devamla) – Bu projelerin, yine ifade edildiği gibi, sulama bölümlerinin verimlilikte değerlendirmeye alınarak, yap-işlet-devret projeleri haline dönüştürülmesi mümkün müdür? Bizim bölgemizde özellikle bu konuda bekleyen dört proje var. Gazipaşa Gökçeler Barajı 70 bin dekar alan sulayacak, Manavgat Naras Barajı 40 bin dekar alan sulayacak, Serik’teki Küçükaksu Barajı 35 bin dekar ve Kaş’taki Kıbrıs Barajı 30’bin dekar araziyi sulayacak. Sular hazır, akıyor. Yatırımcı da bulunabileceği kanaatindeyim, fakat, hukuki mevzuatın buna uydurulması lazım.
Çok teşekkür ederim.
BAŞKAN – Biz teşekkür ederiz.