2009 MALÎ YILI MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇE
KANUNU TASARISI İLE 2007 MALÎ YILI MERKEZİ YÖNETİM KESİNHESAP KANUNU
TASARISI’NIN PLAN VE BÜTÇE
KOMİSYONU GÖRÜŞME
TUTANAKLARI
06.11.2008
SANAYİ VE TİCARET BAKANLIĞI BÜTÇESİ
İKİNCİ OTURUM
BAŞKAN – Sayın Badak, buyurun efendim.
SADIK BADAK (Antalya) – Teşekkür ederim Sayın Başkanım.
Sayın Bakanım, Plan ve Bütçe Komisyonunun değerli üyeleri, sayın bürokratlar, değerli basın mensupları; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Öncelikle, bu kadar kapsamlı ve çok başlık altındaki konuları bu kadar hızlı bir şekilde değişim ve dönüşüme uğratabilme becerisinden dolayı Sayın Bakanımızı şahsen kutlamak istiyorum. Alışmadığımız bir hızda, ülkemizde alışmadığımız bir hızda, özellikle girişimci bilgi sisteminin kurulması bizi son derece memnun etti. Sizin de ifade ettiğiniz gibi yeni politika ve stratejilerinin uygulanabilmesi için bu temel bilgilere ihtiyaç bulunuyordu. Ben, şahsen bu kadar hızlı beklemiyordum bu çalışmanın sonuçlanmasını.
Onunla beraber, büyük mağazalar kanunu konusunda yine Bakanlığın gösterdiği çabaya teşekkür etmekle beraber, bu kanunun bir an önce yasalaşması konusunda da Bakanlığın bir çaba göstermesi gerektiği düşüncesindeyim.
Yine, ayrıca, tarım ihtisas organize sanayi bölgeleri yönetmeliğinin bir an önce çıkarılması lazım. Bu konuda sizin çaba gösterdiğinizi biliyorum. Bizim seçim bölgemizi, özellikle Antalya bölgesini yakından ilgilendiriyor. Bununla beraber tarım işletmelerinin KOBİ kapsamına alınması da bizi ve zannediyorum yakın zamanda Çukurova ve özellikle Güneydoğu Anadolu Bölgesini yakından ilgilendirecek. Bunlarla bağlantılı olarak hazırladığınız yasa tasarısında, hal kanunu değişiklik tasarısında toptancı haline girme zorunluluğunun kaldırılması da ülkemizde ölçek üretimine erişecek tarım işletmeleri bakımından önem arz ettiği malumdur. Malum, üretilen toplam tarım ürünlerinin ancak yüzde 5’i ihraç edilebiliyor, bunun sebeplerinden biri ölçek üretiminin olmaması, diğeri de kontrollü üretimin olmamasıdır. Hem tarım ihtisas OSB’lerin kurulması, hem tarım işletmelerinin KOBİ kapsamına alınması hem hale girme zorunluluğunun kaldırılması birbiriyle bütünleşik olarak ülkemizde kontrollü tarımın önünü açacaktır. Son yıllarda hem Avrupa pazarında, yaş meyve sebzede Avrupa pazarında hem Rusya pazarında meydana gelen gelişmeler malum kontrollü çiftçi unsurunu öne çıkarmış bulunuyor. Kontrollü çiftçi için mutlaka teknolojik seraların, kontrollü seraların desteklenmesi lazım. Şu anda, maalesef, KOSGEB bunlara destek veremiyor, KOBİ kapsamında olmadığı için. Oysa, bunlar, birer sanayi işletmesi. Otuz dekarlık bir kontrollü sera her hafta bir tır büyüklüğünde ürün çıkarabiliyor. Kendisi barkotlayacağı için de hale girme zorunluluğunun kaldırılması son derece doğal.
Efendim, bir başka teşekkürüm de özellikle ülkemizdeki 1 milyon 900 bin esnafı yakından alakadar eden bir konuda ilk defa bilimsel temele dayanan bir çalışma yapmış olmanızadır. Bu konuyu ocak ayından bu yana şahsen takip etmekte olan kişi olarak sizin bütün toplantıları yakinen takip ettiğinizi biliyorum. Şubat ayının 15’inde TÜBİTAK’la birlikte yapılan toplantıya Bakanlığın en üst düzeyde verdiği destekten sonra Başkanlığınızda Sapanca’da yapılan Arama Konferansı’nın arkasından Değişim, Dönüşüm, Destek Programı’nın esnaf ve sanatkâr için hazırlanmış olması aslında bir devrim niteliğinde. Bunun devamı olarak bu programın 4 + 4 = 8 yıl içerisinde 2 milyar YTL gibi bir meblağla programlanmasının sektör olarak, esnaf teşkilatı olarak beklenildiğini ifade etmek isterim. Esnaf teşkilatı ilk defa böyle bir programın hazırlanmış olmasından dolayı size ve Sanayi ve Ticaret Bakanlığına teşekkür etmektedir. Ben de seçim bölgemdeki 72 bin esnaf ve ülkemizdeki esnaflar adına size teşekkürlerimi sunarım.
İfade etmek istediğim hususlardan bir diğeri KOBİ Tanıtım Destek Programı içerisinde yeni bir proje yapılabilinir mi hususunda olacak. Malum KOSGEB’in hedeflerinden birisi KOBİ destekleri ve KOBİ’lerin rekabet gücünü artırmak. Memnuniyetle görüyoruz -ki ben 54 – 60 bin civarında zannediyordum- burada ifade ediliyor 100 bine yakın KOBİ’miz var. Eminim bunun çok büyük kısmı bir malın vasfını değiştirip başka bir mal üreten KOBİ’ler. Bu KOBİ’lerden bir kısmı KOSGEB desteklerinden, tanıtım, pazarlama desteklerinden -üretim desteklerinden bahsetmiyorum, özellikle pazarlama üzerinde durmak istiyorum- yararlanmakta, fakat bir kısmı henüz bu pazarlama desteklerinden yararlanabilme cesaretine erişmiş değil. İki yıl evvel KOSGEB ve TOBB bir tanıtım programı yaptı Anadolu’nun çeşitli illerinde, on veya on iki ilde tanıtım programları yaptı. Eminim bu program başarılı oldu.
Şöyle bir önerim var, bunun değerlendirilmesini beklemekteyim: Bugüne kadar KOSGEB’ten herhangi bir tanıtım desteği, pazarlama desteği almamış son beş altı yıl içerisinde kendini geliştirmiş, kurumunu geliştirmiş genç KOBİ’ler var. Bunlar için Anadolu’da bir pazarlama desteği, bir KOBİ fuarı desteği programı yapılabileceği kanaatindeyim. İki-üç periyotta her iki yılda bir yapılmasını önerdiğim bu program sonucunda 2 bine yakın yeni KOBİ’nin bir kısmının ihracata, bir kısmının da standartlarının yükseltilmesi suretiyle ekonomide bir üst basamağa çıkarılabileceğini düşünüyorum. Ülkemizde ihracata çalışan 42 bin firmaya yeni firmalar aşağıdan kazandırmak zorundayız. KOSGEB’in görevlerinden bir tanesi de bu. Böyle bir programın uygulanma kabiliyeti olduğunu, aynı zamanda geçen dönem Odalar Birliği Fuarcılık Meclisi Başkanlığı tecrübemden de biliyorum.
Yeni organize sanayi bölgeleri kuruluyor. Bu konudaki desteklerinize teşekkür ediyorum, fakat özellikle yer seçimi, hazine arazilerinin tahsisi konusunda çok zaman alıcı bürokratik işlemlerin meydana geldiği malum. Benim seçim bölgemde -Manavgat ve Alanya’da- iki organize sanayi kurulması yönünde üç yıl önce başlayan talepler var, fakat ne yazık ki üç yıldan bu yana henüz yer seçimi bile yapılabilmiş değil. Prosedür gereği oradaki ticaret sanayi odası kaymakamlıktan talep ediyor, kaymakamlık valiliğe yazıyor, valilik size yazıyor, siz tekrar bir ay sonra valiliğe yazıyorsunuz, böyle üç yıl geçti. Sizin şu bir yıl içerisinde gerçekleştirdiğiniz çabaları görünce benim ümidim arttı. Bu organize sanayi bölgesi kuruluş aşamasında yer tahsisi aşamasındaki prosedürün azaltılmak suretiyle özellikle bizim bölgemizdeki bu organize sanayi bölgelerinin kuruluşunun hızlandırılmasını özellikle talep ediyorum, bekliyorum.
Bir son teşekkürüm: Geçen yıl burada konuşulmuştu, ülkemizde malum genel eğitim veren liselerden teknik eğitim veren liselere doğru bir kayış var. Hükûmetimizin politikası da, altı yıldan bu yana hükûmetlerimizin politikası da bu yönde. Bunu desteklemek bakımından ülkemizdeki bütün organize sanayi bölgelerinin yönetim kurullarına organize sanayi bölgelerinin içerisinde bir teknik okul yapma önerimiz oluşmuştu. Bu önerinin Millî Eğitim Bakanlığı tarafından yasa düzenlemesi şekline getirildiğini memnuniyetle görmekteyim. Bu konudaki desteğiniz sebebiyle, bu son bir yıldaki desteğiniz sebebiyle teşekkürlerimi sunuyorum.
Bu vesileyle bütçenin Bakanlığa ve ülkemize hayırlı olmasını diler, saygılar sunarım.